OKLAVA NAMAZ AÇIKLAMASI...
Oklava namaz sorusuna verilen cevabı okudum. Bu tabirin nerden kaynaklandığının bilinmediği ve halk tabiri olabileceği belirtilmiş. Aslı şudur. Cemaatle kılınmakta olan Dört rekatlı bir farzın son rekatına yetişen mesbuk İmam selam verdikten sonra kalktığı rekatin kıyamında zammı sure okuyacak, ve oturmadan kalkıp tekrardan fatiha ve zammısure okuyacak ve oturacak son rekate kalktığında ise zammısure okumayacak ve son oturuşunu yapıp selam verecek. Bu durum akılda kalması için oklavaya benzetilmiştir. Benzerliği şudur. son rekatte imama yetişen bir insanın İmamla kıldığı ilk rekat oklavanın bir ucu, kendi başına kıldığı son rekat diğer ucu olup bu ilk ve son rekatte zammı sure okunmaması nedeniyle oklavanın ince kalan uç taraflarına, arada zammı zureli olarak kılınan rekatler ise oklavanın ortada kalan şişkin kısmına benzetilmiştir.
Açıklamanız için teşekkür ederim. Ancak;
"Oklava namaz" benzetmesini kim yapmış? "Aslı şudur" demişsiniz ama belirtmemişsiniz. Bu fukahanın kullandığı ilmî-fıkhî bir terkip midir, öyle ise hangi eserde geçmektedir? Yoksa gene söylediğimiz gibi halk arasında dolaşan bir deyimden mi ibarettir?
Mesbukun namazı tamamlama usûlünde de düzeltmemiz gereken bir durum var. Şöyle ki:
İmam selâm verdikten sonra evet kişi kalkar ve imamla kılamadığı rek'atleri tamamlamaya başlar. Bunun için de önce kaçırdığı ilk rek'atı kılar; yani Sübhâneke, Eûzü-Besmele, Fatiha ve zamm-ı sure ilavesiyle... Ancak onun ardından hemen oturur, dediğiniz gibi ayağa kalkmaz. Çünkü iki rek'atı tamamlamıştır, ka'de-i ûlâyı yapması gerekir. Tahiyyat'ı okuyup ayağa kalktığında ise, gene imamla kılamadığı ikinci rek'ati kılar ki, Besmele ile Fatiha ve zamm-ı sure okur. Rükû-secde ve ardından kıyama kalkar. Kıyamda bu defa imamla kılamadığı üçüncü rek'ati tamamlar; yani sadece Fatiha okuyarak rükûa gider... Sonrasında ise malum, ka'de-i ahire ve Tahiyyat-Salavatler-Dualar... ve selâm...
Fâtiha, üçüncü, Mesbuk, OKLAVA NAMAZ AÇIKLAMASI, zamm-ı sure, ilk rek'at, ikinci,