Hayızlı iken cinsî münasebet olsa?
Hocam eşin zorlamasından dolayı hayızlı iken cinsi münasebet olsa, günahı her ikisine de mi olur? Ya da yalnız erkeğe mi olur? Bir de erkek başkasına giderim diye tehdit ettiyse, eşi de gitmesini istemediği kıskandığı için, kabul etmişse, ya da normal zorlamışsa, yani tehdit etmeden olmuşsa günahı kime? Bir de bunun bedelini açıklar mısınız? Para verilmesi lazım diye duymuştum, ne kadar verilcek? Bu durum 8-9 kere olmuş.. Bir de bu verilecek bedeli erkek mi ödeyecek? Yani ödemezse de vebali erkeğe mi? Erkek ödeyeceğim dediği halde ödemezse, ayrılmış olsalar dahi erkeğin mi ödemesi lazım? Ya da erkek ödemezse kadına mı düşer? Kadın ailesiyle yaşıyorsa ailesinden mi alıp ödemeli parayı? Ve nereye ödenmeli para? Beni aydınlatırsanız çok sevinirim hocam şimdiden tşk..
Kur'an-ı Kerim’de Cenab-ı Melamız buyuruyor ki: “(Rasûlüm) Sana kadınların ay halini sorarlar. De ki: O, bir rahatsızlıktır. Bu sebeple ay halinde olan kadınlardan uzak durun. Temizleninceye kadar onlara yaklaşmayın. Temizlendikleri vakit, Allah'ın size emrettiği yerden onlara yaklaşın. Şunu iyi bilin ki, Allah tevbe edenleri de sever, temizlenenleri de sever.”[Bakara suresi, 222]
Hayız hâlinin kadın için rahatsızlık ve mazeret hâli olması dolayısiyle, bu müddet süresince kocalarının onlarla cinsî temastan uzak durmaları gerekir. Bu yasaklama Rasûlullah Efendimizin (s.a.v) de bu yöndeki hadisleri sebebiyle, hayızlı kadınla cinsî münasebette bulunmanın haram olduğunda İslâm âlimleri arasında görüş birliği hâsıl olmuştur.
Ayrıca böyle bir münasebet insanın selim zevkine aykırı olduğu gibi iki tarafın, özellikle de kadının ruh ve beden sağlığı açısından son derece zararlı ve tehlikeli bulunmaktadır. Buna rağmen böyle bir davranışta bulunan kimseye ne gerekeceği meselesinde fakihler, farklı görüşlere sahiptirler.
İmam-ı Azam Ebû Hanîfe (rh.) de dahil İslâm âlimlerinin çoğunluğuna göre, karısı ile hayızlı iken cinsî münasebette bulunan kimse günah işlemiştir. Allah'a bolca tevbe ve istiğfar etmekten başka yapabileceği bir şey yoktur.
İbn Abbas, Katâde, Evzâî, Ahmed b. Hanbel gibi İslâm âlimlerine göre ise hayızlı kadınla ilk günlerde yapılan cinsî münasebet için bir dinar (4,25 gr. altın); kanamanın iyice azaldığı bir dönemde yapılan cinsî münasebet içinse, yarım dinar (2,125 gr. altın) keffâret ödenmesi gerekir.
Bu keffâret kocanın zorlamasıyla olmuşsa, sadece ona; iki tarafın isteğiyle olmuşsa, ayrı ayrı ikisine de gerekir.
Cinsî temasın kasten, unutarak, haram olduğunu bilmeden veya hayız durumunu farketmeden yapılmış olması sonucu değiştirmez.
Görüldüğü üzere keffâretler, kasten-bilerek veya bilmeden yanlış bir davranışta bulunan, hata eden ve günah işleyen Müslümana, tevbe ve istiğfar kapısının kapanmadığını öğretmekte… Fakat tekrar aynı yanlışı yapmaması için de, onu içtimai (sosyal içerikli-toplumsal) bir ibadeti ifaya veya müessir/etkili bir nefis terbiyesine mecbur bırakmaktadır.
Köle âzat etme gibi, fakirleri yedirip giydirme gibi üçüncü şahısların yararına sosyal hedefi olan ibadetlerin, ferdî hata ve günahlara keffâret sayılması da İslâm'ın hayata bakış açısını yansıtması yönüyle mânidardır.
***
Meseleyi böylece tahlil ettikten sonra sorunuzun cevabını toparlayacak olursak, şöyle özetleyebiliriz:
Zorlama durumunda bunun günahı elbette ki kocaya olur. Bu zorlama-sıkıştırma, tehditle-şantajla mecbur bırakma, ne derseniz deyin, hangi tür olursa olusnu, mutlaka burada sorumlu kocadır, vebal onundur. Size düşense; ona bunun günah olduğunu, ayrıca fiziken ve psikolojik olarak rahatsız olduğunuzu hatırlatmaktır.
Bedeli de yukarıda açıkladığımız üzere İmam-ı Azam hazretlerine göre, Allah’a çokça tevbe ve istiğfardır. Diğer bazı âlimlere göre de, tevbe ve istiğfarın yanında belirtilen miktar keffâret ödemektir.
Keffâreti ödeme meselesine gelince…
Eğer bu çirkin fiil zorlamayla, yani tek tarafın isteği ve icbariyle olmuşsa keffâreti o ödeyecek… Şayet iki tarafın arzusiyle olmuşsa, her iki taraf (kadın ve erkek) ayrı ayrı ödeyecek. Kim üzerine düşeni ödemezse, vebal-günah da onun olur. Kimse bir başkasının (kocası-hanımı da olsa) vebalini yüklenmez.
Kadın ailesiyle yaşıyorsa ve bunu ödeyecek kadar da kendi parası-pulu yoksa, tabii ki üzerinde yük ve borç olmaktan düşer. Ama ailemden alır öderim, onlar bana verir diye düşünürse, o da onun bileceği bir iştir, ecrini-sevabını zail etmez Cenab-ı Hak.
Kime ödeyecek?
Diğer keffâretlerin verilmesi gereken kişilere… Yani zekât ve sadaka alabilecek durumda olan fakir ve yoksullara… Günümüz şartlarında, özellikle de ilim tahsili ile meşgul olan talebeye…
Hayızlı iken cinsî münasebet olsa, günahı her ikisinede mi, tehdit, zorlama-sıkıştırma, tehditle-şantajla, mecbur bırakma, cezası, keffâreti,