Sorular | Soru sor

Belli vakitlerde salavât okumayı vird edinmek…

Hocam âdet edindim, her akşam yatmazdan önce 10 salavat okuyorum, okuyamadığım zamanlar huzursuz oluyorum, buna devam etmeli miyim, yoksa başka zaman da okusam olur mu? Slm syg.. Serpil Sarışın – Almanya

Salât/salavât; kelime olarak tebrik, tezkiye, duâ manalarınadır. Dinî ilimlerimizde Sevgili Peygamberimiz’e (s.a.v.) yapılan duâ, istiğfar, rahmet gibi manalara gelen bir tabirdir…

Salavât; Kur'an'da emredildiği tarzda ve Rasûlullah Efendimizin tarif ettiği şekilde yapılan ibadettir. Salavât, salât kelimesinin cem’îsi/çoğuludur.

Kur'ân-ı Kerim'de bu manada Rabbimiz şöyle buyurur: "Muhakkak ki Allah ve O'nun melekleri Peygamber'e hep salât ederler. Ey mü'minler, siz de Ona tam bir teslimiyetle salât ve selâm ediniz." [Ahzab suresi, 56]

Bu âyeti kerimeyle, Peygamberimize salât ve selamlarımızla hürmetlerimizi sunmak farzdır; her Müslüman için yerine getirilmesi gerekli bir vazifedir. Kısaca, “Âllâhümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed” diye salât getiririz. Dafa farklı, daha uzun pek çok salvat-ı şerife vardır. Bildiğimiz kadarıyla onlarla da salât ederiz Sevgili peygamberimize, Onun âl ve ashabına…

Rasûl-i Ekrem Efendimiz (s.a.v.), "Yanında benim adım anılıp da bana salât getirmeyen kişinin burnu sürtünsün, hakarete uğrasın" [et-Tâcu’l-Usûl, V, 145] buyurmuştur.
Namazlarda oturduğumuz zaman Tahiyyât’tan sonra okuduğumuz "Allahumma Salli, Bârik..." duâları da birer salavâttır malumunuz.


Salât getirmenin fazileti hakkında Rasûlüllah Efendimiz şöyle buyurmuştur: Kim bana bir salât getirirse, Allah ona on salât (rahmet ve mağfiret) eder." [et-Tâcu’l-Usûl, Vı 145]

Rasûlullah Efendimizin (s.a.v.) ismi her işitildiğinde veya anıldığında mutlaka salat getirmelidir. Âlimlerimizin çoğunluğu, bunun gereklilğini ifade etmişlerdir. Nitekim hadis ilmiyle uğraşanlar, Rasûl-i Ekrem’in (s.a.v.) hadislerini rivayet ederken, sözleriyle, halleriyle en büyük saygıyı göstermişler; öğretimi sırasında da Nebî’nin (s.a.v.) adı ne kadar çok anılırsa anılsın, her anıldıkça, "Sallallahü aleyhi ve sellem" diyerek saygılarını göstermişlerdir. [Tecrid-i Sarih Tercümesi, XI,164; Geniş bilgi için bk. Salvale]

Sizin gibi mesela her akşam yatmazdan önce veya bir başka vakit belli miktarlarda salavat okumayı kendisine vird edinen Müslümanların, bu âdetlerini sürdürmeleri güzel olur. Aksatırsanız, en azından o salavatlardan göreceğiniz maddi-manevi semerelerden mahrum kalırsınız.

***

Mev’iza kitaplarında şöyle bir hadise anlatılır:

Asr-ı Saadet’te bir Yahudi, bir Müslüman’a iftira ederek Peygamberimize (s.a.v.) şikayette bulundu:

- Bu adam benim devemi çaldı… Şu deve benimdir, işte şahitlerim, diyerek münafıklardan iki de şahit gösterdi.

Gerekli inceleme-soruşturma yapıldı, durum Müslümanın aleyhine tecelli etti. Devenin Yahudinin olduğuna hükmolundu ve deve Müslümandan alınarak Yahudiye teslim edildi.
Bununla kalsa gene iyi… Hırsızlık yaptığı için o Müslümanın ayrıca eli de kesilecekti. İslam’ın hükümlerini bilen o sahabî ellerini açarak:

“Yâ Rabbî! Sen her şeyi bilensin, görüyorsun ki Yahudi yalancı şahitler göstererek devemi aldı. Şimdi de elim kesilecek. Her gece okuduğum Salavât-ı şerifelerin yüzü suyu hürmetine sen beni bu beladan kurtar! Şu anda beni kurtaracak hiçbir merci yok” diyerek Allah’a hulûs-i kalple yalvardı.

Daha henüz huzur-i saadetten ayrılmadan deveye Cenab-ı Hak lisan ihsan etti, deve konuşmaya ve hakikati olduğu gibi söylemeye başladı:

- Yâ Rasûlallah! Ben bu Yahudinin değil, Müslümanın malıyım. Beni sahibime iade et ki adalet tecelli etsin, diyerek sahibinin huzuruna varıp diz çöktü.

İnsana konuşma hâssasını veren Allah değil mi? Neye kadir değil ki, bir Yahudinin karşısında bir Müslümanı küçük düşürmekten korudu ve deveye lisan bahşetti. Deve sahibine verildikten sonra Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.), orada bulunanlar da bilsin diye, bu Müslümana ne ile bu dereceye eriştiğini sordu. O sahabi de;

- Yâ Rasûlallah! Ben her gece sana 10 defa salavat okumadan yatmam. Burada da o salavatın yüzü suyu hürmetine Allah’tan yardım diledim. Allah celle celâluhu, hamdolsun ki benim yüzümü kara çıkartmadı, dedi.

Bunun üzerine Efendimiz (s.a.v.),

- Ne mutlu sana, salavat hürmetine dünyada elin kesilmekten kurtulduğun gibi, ahirette de cehennem azabından kurtulacaksın, buyurdular.

Orada bulunan münafıkların çoğu imanlarını tazeleyip düzelttiler, kalplerini temizlediler, mü’minlerin ise bir kat daha imanı ziyadeleşti.

Kanaatimce bu hadisenin üzerine bir şey ilave etmek fazlalık olur. Sen de umarım cevabını almışsındır. Selamlar…

dua, istiğfar, Yahudi, iftira, Belli vakitlerde salavât okumayı vird edinmek, rahmet, burnu sürtünsün, hakarete uğrasın, Müslüman, şikayet, deve, her gece sana 10 defa salavat,

Yorumlar (0)
Yorumlarınızı asagidan yazabilirsiniz. Yeni soru sormak icin ise buraya tikla

MollaCami.Com