Sorular | Soru sor

Fatih Abravcı

hocam tam 30 yıldır ailecek hastalık bela nusibet,kötü akraba ile uğraşa uğraşa yaşım 34 oldu,maddi yönden çok kötü durumda kaldık. babam 30 yıldır psikiyatri hastası bizi çok maddi kayıplara uğrattı.annemde 34 yıldır hasta. ben 21-27 yaşına kadar hastalıkla uğraştım namaz sayesinde iyileştim. meslek edinemedim ve sıradan işlerde asgari ücretle çalışmak zorunda kaldım. hasta iken 6 sene çalışamadım. ondan önce çocukken astım geçirdim 10 sene babam beni özel doktorda tedavi ettirdi ve kardeşimide aynı hastalıktan 10 sene tedavi ettirdi ve tedavisi o zaman daha zordu en iyi doktora gittiğimiz için zor bela iyileştik. babam rahatsız olduğu için doğru kararlar veremedi maddi kayıplarımız çok fazla. şuan kendi hayatımızı garanti edecek kadar maddiyatımız yok. hayatım boyunca çocukluğumdan beri hiç kızlarla zina yapmak istemedim,gözü yaşlı kimseyi görmeye dayanamam.bu yaşıma kadar ahını aldığım kimse olmadı.deli dolu ateşliydim ama genelde lafla,isteğe geçmemede ara sıra kesin Allah korumuştur. Lalelide çok güzel yabancı kızla otele girecekken kandil olduğunu öğrendiğimde ordan vazgeçip uzaklaşmıştım. mahalledeki kızlarada asla yaklaşmadım,birinin dudağı büzülse içime ateş düşerdi ve bu işler bana göre değil derdim. ama hayatım boyunca tek amacım sadece güzel olsunda ne olursa olsun değildi, bir tane olsun hayırlı olsun hemde güzel akıllı kültürlü beni bir mevkiye ulaştıracak kafa dengi,hem gönlümü hem gözümü mutlu edecek sadece bir kişi olsun istedim. hayatta en büyük amacım bu idi. bir tane insanla tanıştım ama baktımki hayırlıya benzemiyor güzelliği için bununla evlenmek saçma,keşke içide güzel olsaydı diye içimden geçirdim ve onu terkettim.çocuk yapmak,yada yalnız kalmamak için evlenmeye yanaşmadım.gözüm çok karadır Allah ımı çok seviyorum seve seve ömür boyu cinsellik yaşamadanda yaşayabilirim. ama gerçekten hayalim evlenmiş olmak için evlenmek değil,gerçekten istediğim biri ile evlenmek. sizce bir hanım hem dindar hemde güzel olamazmı? Peygamberimizin(S.A.V.) Hadisinde kadın 4 şeyden istenir diyor ama zaten akıllı adam sadece güzel olsunda ne olursa olsun diyerek kadınla evlenmezki, akıllı ve imkanları olan adam hem dindar hem güzel olsun ister ama hadis i sanki hem güzel hem dindar bulunamazmış gibi tarif ediyorlar.yada bekar kalmakda bir kadermidir? istiharelerimde genelde çok iyi haberler alıyorum. bir kulun görebileceği en hayırlı rüyalarıda gördüm Allah a şükür. ama yaşım 34 ve çok sönük biriyim, ama istihareler bunun tersini söylüyor. sizce eğer varsa inşallah ahiret içinmidir yoksa bu dünyadada gerçekten bu kadar olumsuzluğuma rağmen olabilirmi?


Maddi ve manevi bütün kayıplarınız ve aile boyu rahatsızlıklarınız için geçmiş olsun. Rabbim sağlık-afiyet, huzur-sükûn ve iki cihanda saadetler ihsan eylesin.

Merak etmeyin, sadece sizin değil hiç kimsenin hayatı garanti sayılmaz. Olamaz da zaten… O izafidir, sadece öyle zannedilir. Onun için maddi-manevi elimizden gelen gerekli tedbirleri aldıktan sonra Allah’a tevekkül etmemiz, Ona dayanıp Ona güvenmemiz ve de Ondan gelen her şeye -nefsimiz istemese de- razı olmamız lazım.

Evlilik nasip-kısmet işidir. Hayırlısı olsun. Tabii elimizden gelen dış sebeplere başvuracağız, ama şunu da unutmayacağız; nasipten ötesi olmaz! Hani Anadolu’da meşhur bir söz vardır; “Her şey kısmet, evlilik illâ ki kısmet” derler. Aynen öyle… Olumlu ve güzel hasletlerin hepsi tek insanda bir arada bulunur mu? Bulunabilir. Ama öyle bir şey hayatta kaç kişiye nasip olur, olabilir? Öyle değil mi? Onun için önemli olan, tüm sebeplere başvurduktan sonra kısmetimize düşene razı olup, onunla güzelce geçinmesini bilmektir. Hüner-maharet orada…

Haramlardan kaçınmamız Rabbimizin emri. Bir Müslüman için tabii ki aksini düşünemeyiz. Mevlamız dünyada da ahirette de ayağımızı kaydırmasın; bizi küfre ve kötülüklere sürüklemesin; iman, itaat, ibadet-salih ameller ve güzel ahlâk üzere yaşatıp gene imanla Müslüman olarak ruhumuzu alsın.

İşlerinizle ilgili, evlilikle alakalı da “istihare”den evvel “istişare” etmeye bakın. İstişare’den sonra gerekirse istihare de yaparsınız. Rüyalara-hülyalara da fazla dalmayın, uyanıkken elinize geçene, sahip olduklarınıza bakın. İnsan rüyasında padişah bile olur. Fakat uyandığında kendisini yatakta bulur.

Hiçbir zaman dua-niyaz ve ilticadan geri kalmayın. Bu dünyada değilse bile ahirette mutlaka karşılığını görürsünüz, görürüz. Unutmayalım; Rasulullah Efendimiz (s.a.v.) :”Dua mü’minin silahı, dinin direği, göklerin ve yerin nurudur. Dua ibadetin özü ve anahtarıdır.” [Taberânî, el-Camiu’us-Sağir, 11, 17] buyurmuşlardır. Namaz, oruç, zekât, hac gibi ibadetlerimiz, aslında duanın harekete dönüşmüş halidir. İnsan duası ile değerlidir. İnsan Allah Teala ile dost olmanın ve ona kul olmanın şükrü için dua etmeli, dua ile iç içe olmalıdır. Zaten Allah (c.c.) da: “Duanız olmazsa ne ehemmiyetiniz var!” [Furkan suresi, 77] buyurmuyor mu? Ve “Bana dua edin kabul edeyim” [Mü’min suresi, 60] diyen de gene bizzat Cenab-ı Mevlâ değil mi?

musibet, Rüya, tevekkül, istihare, hastalık, bela, aile, istişare, kısmet, doktor, Fatih Abravcı, psikiyatri hastası, astım, Dua mü’minin silahı, dinin direği, göklerin ve yerin nurudur, Dua ibadetin özü ve anahtarıdır,

Yorumlar (0)
Yorumlarınızı asagidan yazabilirsiniz. Yeni soru sormak icin ise buraya tikla

MollaCami.Com